Kıraathanemize Dair

Es-selam efendiler,

Biz bir kaç tembel, vakt-i kerahet bir uykuya dalmışız, bir lugat paralamalar, bir tuhaf rüyalar, tabire gelmez... Kan ter içinde uyanmışız. Baktık olmuyor, şöyle rahatça şekerleme yapıp, arada bir iki kelime mırıldanacağımız bir mekan açalım dedik, gelip asmalı çardağın altına kurulduk. Beyne’n-nevm ve’l-yakaza, vatan mı kurtarırız, hükumet mi kurarız, Taksim meydanı dutlukken hangi ağaçlarda ne armutlar yetiştiğini ifşa mı ederiz, işsizliğe çözüm mü buluruz, sanatın ne için olduğunu mu keşfederiz, orası belli olmaz.

Kıraathane unvanını seçerken gözettiğimiz, paylaşmanın iki ayrı şeklini tek kelime ile ifade edebilmek idi. Kaylule hem eserlerin takdim olunduğu bir mecmua, hem bir cemaatin toplanıp sohbet ettiği bir mekândır. Maksadımız biz bize oturup rahatça, kavgaya gürültüye meydan vermeden bir şeyler paylaşmak. Biz bize derken kastımız, kafa dengi, gönlü zengin, Öyle veya böyle biz mefhumunun mazmununa dâhil, edebiyle oturup kalkmasını bilen, sözü dinlenir, söz dinler kişiler... Sazı eline alan ister destan okur, menkıbe anlatır, ister kuantum fiziğinden, Afrika müziğinden dem vurur, usûlüyle söylesin, nâhak yere kimsenin keyfini kaçırmasın, huzurunu bozmasın yeter ki... İlmî, edebî, fikrî, siyasî vb. konularda; fıkra, deneme, makale, hikaye, şiir, mensure vb. türlerde ne olsa kabul, sadece hukuka ve ahlâka uysun... Kaylule Kıraathanesi’nde yazılan her Şey, Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına uygun olmalıdır. Şahıslara, sosyal gruplara ve manevî değerlere saygılı davranmak esastır.

Kaylule Kıraathanesi’nin dili Türkçedir. Eli ayağı düzgün bir Türkçe ile yazmak gerekir. Üslup gereği tasarruflar caizdir, lakin yazarın itinasızlığını veya Türkçeye hâkimiyetinde yetersizlik bulunduğunu işaret eden hatalar hoş karşılanmaz. Yabancı dilde iktibaslar yapılabilir, ancak bunların tercümeleri de sunulsa güzel olur. Hatta hazır tercüme etmişken yabancı dildeki şeklini yazmasanız da olur.

Yazılar ve yorumlar yazarların bizzat kendilerine ait orijinal metinler olmalıdır. Yazarların başkalarına ait metinleri kendi imzaları ile yayınlamaları zaten beklenmemektedir, ancak kendilerine ait ve başka yerlerde daha önce çıkmış metinleri de burada yayınlamamaları gerekmektedir. (Eski Kaylule Kıraathanesi sitesi çökmeden evvel, orada yayınlanmış yazılar bundan muaftır.) Eski yazılar, yeteri kadar elden geçirilerek değiştirilmiş ise yeni yazı hükmüne girebilir. İktibaslarda kaynak gösterilmesi gereklidir. İktibasların uzunluğunun makul bir seviyeyi aşmaması gerekir. Yazılar iktibastan ibaret olamaz, ancak yorumlar olabilir. Metinlerde aktarılan bilgilerin doğruluğunun sorumluluğu o bilgiyi verene, yani yazara aittir.

Yorumlar yazarla veya diğer yorumcularla sohbet havası taşıyabilir, ancak sohbet ile çene çalmak arasındaki farka dikkat edilmeli ve konuya katkısı olmayan, saded harici bahislere girilmemelidir. Yorumların da hukuk ve ahlak ile çelişmemesi gerekli olduğu gibi, iletişim için elzem olan asgari nezaket seviyesinin altına da düşülmemelidir.

Az sözden çok şey anlayacağınızı bildiğimiz için uzun uzun kurallar kaideler vaazı verme lüzumu hissetmiyoruz, zaten bunlar söylenmeden de bilinecek şeyler, ama yine de bir hatırlatalım dedik.

Safâ geldiniz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder